Ateşli Baldız Dilber

Evliyim. Karımla mutlu bir evliliğimiz, düzenli bir seks hayatımız var. Karım 30 yaşında, fiziği düzgün, çekici bir kadındır. Yaz tatili için planlarımız vardı, daha ekonomik olsun diye çadır kampına gidecektik. Gitmemize iki gün kala karımın ablası Dilber, kocası ve kayınvalide de tatile dahil olmuşlardı.

Karıma sevgim sonsuz olsa da, Dilber beni cezbediyor, karımla evlendiğimizden beri bana çekici geliyordu. Kocası ise bana son derece itici geliyordu. Dilber güzellik merkezinde çalışıyordu. Buna rağmen biraz kilo fazlalığı vardı, 1.65 boyunda, kocaman götlü, memeleri de iriceydi. İlk gördüğümden beridir onu arzuluyordum.

Kampa gideceğimiz gün, son anda bacanağın acil işi çıkmış, o yüzden baldız ve kayınvalide gelecekti. Buna son derece sevinmiştim, zaten o adama uyuz oluyordum.
Kampta yan yana iki çadır edindik, karımla ben, Dilber de annesiyle kalacaktı. Çadırlara yerleştikten sonra denize girelim dedik. Karım da, Dilber de bikini giymişlerdi.

Benim gözüm özellikle Dilber’deydi. Evlendikten sonra biraz kilo almış tam balık etli olmuştu. Bikinisi küçük geliyordu, çaktırmadan kocaman götüne bakıyordum. Memeler de irice olduğundan bikiniye sığmıyordu, yerinden fırlayacak gibiydiler.

Denize girdiği zaman bazen bikinin alt kısmı götünün arasına giriyor, götünün yanakları meydana çıkıyordu. Gözümü alamıyordum, kuduracak gibi oluyordum…
Geceyi sabırsızlıkla bekledim. Çadırlara dağıldık, girer girmez karıma resmen saldırdım. Karım,

“Dur yahu, kudurdun mu?” dedi.

“Evet hayatım, kudurdum!” deyip üstünü çıkardım, memelerine yumuldum, iştahla emiyor, yalıyordum. Karım ise,

“Yapma, bak bizimkiler yanda! Duyacaklar, ayıp…” diye fısıldıyordu. Ben devam edince, “Bari sessiz olalım!” dedi.

“Tamam hayatım!” deyip altını da çıkardım. Karım bikini giymek için ağda yapmıştı, tüysüz, kaymak gibi amını iştahla yalamaya başladım. Sonra ben de soyunup,

“Gel kız 69 yapalım!” dedim. Belinden tutup çevirdim, ben altta 69 yapmaya başladık.
Karım genelde sakso çekmezdi, sadece sikimin başını öper, hafif dilini değdirirdi. Çok ısrar ettim,

“Hadi hayatım, sikimi ağzına al!” dedim.

Zorlamamla sadece başını aldı ağzına. Ben de amını yalayıp, içine dilimi sokuyordum. Bunu yaparken parmağımı ıslatıp göt deliğine sokmaya başladım. Karım, ben amını yalarken götünün parmaklanmasından çok tahrik olur ve zevk alırdı. Götten siktirmese de, bu şekilde anal zevkimizi biraz alıyorduk.

Amı sulanmaya başlamıştı. Karımı döndürüp üstüme çektim. Sikimi sıcacık elleriyle tutup amına yerleştirdi, üzerimde oturup kalkmaya başladı. Sallanan memelerini avuçluyordum. Kıyaslama yapmak gerekirse Dilber’in memeleri daha iriydi.

Karım üzerimde yavaş yavaş oturup kalkarken ben de kıçımı oynatıp alttan sikiyordum. Yan çadırdan duyulmaması için kısık sesle inliyordu. Ortam müsait olsa orgazmı çığlık çığlığa bağırarak yaşardı.

On dakika kadar o pozisyonda sikiştikten sonra karımı altıma alıp bacaklarını omzuma attım. Önce sulu amına sikimin başını sürttüm biraz… Karımın hoşuna gidiyordu bu şekilde sikimle amcığını okşamam… Bir kaç dakika sikimin kafasıyla amının dudaklarını, klitorisini okşadıktan sonra sikimi yerleştirip yavaş yavaş sokmaya başladım.

Karım gözlerini kapamıştı, amına santim santim giren yarağın zevkini çıkarıyordu. Köküne kadar girdikten sonra pompalamaya başladım. Sert sert sikiyordum. Amcığına vurdukça ‘Şlap, şlap, şlap!’ sesler çıkıyordu. Kısık sesle inliyor,

“Yavaş aşkım, annemler duyacak!” diyordu.

Tabii ki yavaşlamadım. Alabildiğine sert darbelerle karımı sikmeye devam ettim. Aklımda Dilber vardı bütün sikiş boyunca… Şu an altımda baldız olsa o da böyle inler miydi diye düşünüyordum. Ah, keşke o olsaydı altımda bacaklarını açarak yatan… O bikinisinin altında yumruk gibi kabarmış amcığına girebilseydim.

Zemin sert olduğundan sikimi karımın amına taşaklarıma kadar gömebiliyor, sertçe kökleyebiliyordum. Her seferinde kasıklarım onun kasıklarına çarpıyor, altımda eziyordum. Böylesi daha zevkli olmuş, ikimiz aynı anda boşalmıştık. Yarım saatten fazla sürmüştü sikişmemiz, ter içinde yığıldık kaldık. Karım beni öpücüklere boğup,

“İyi ki kudurmuşsun aşkımm… İnan, çok güzeldi kocacığım, iki kere geldim!” dedi.

Ertesi gün dördümüz plajda güneşleniyorduk. Bir ara karımla baldızın konuşmalarına kulak misafiri oldum. Anladığım kadarıyla sohbetin konusu baldızın kocasıyla yaşadığı sorunlardı. Üzüntülüydü, kocasının ilgisizliğinden yakınıyordu.

İçimden, siktiğimin yavşağı, böyle seksi karıyı sabah akşam sikmeden bırakır mı erkek gibi bir erkek diye geçiriyor, bacanağı kalaylayıp duruyordum. Ah bacanağın yerinde ben olacaktım ki…

Güneş gözlüklerimin altından baldızın yarı çıplak bedeninin her santimini içercesine gözledim. O iri memeler, ah o geniş fakat dipdiri kalçalar, taş gibi baldırlar, upuzun bacaklar… İnce bikini kumaşının örtemediği iri meme uçları, kabarmış amcığı…

Kayınvalide denize girmek isteyince, karım da ona eşlik etti, birlikte gittiler. Ben Dilber’le yalnız kalmıştım. Gözlerimi bikinili vücudundan alamıyordum. Gerçekten taş gibi kadındı. Kendine güneş yağı sürüyordu. Kollar, bacaklar güneşin altında pırıl pırıl parlamaya başladı. Biraz sonra,

“Ali sırtıma sürsene şunu!” diye güneş yağını bana uzattı. Arkasını döndü, bikini üstünün kopçalarını açtı hiç çekinmeden ve yüz üstü uzandı.

Güneş yağını avucuma döküp sırtına sürmeye başladım. Pürüzsüz bir teni vardı, yumuşacık… Baldızı yağladıkça benim de sikim kalkmaya başlamıştı.

İki elimle sırtında, belinde dolaştım durdum. Yağ sürmüyor, sırtının her milimini okşuyordum. Sırtına, ince beline doymuştum. Okşarken gözümü yuvarlacık kalçalarından ayıramıyordum. Bir an önce o bölgeye de dalmalıydım.

“Bacaklarına da süreyim mi baldız?” dedim.

“İyi olur valla! Masaj gibi yapıyorsun, rahatlıyorum.” deyince iyice keyiflendim. Avucuma bolca güneş yağı döküp, ayak bileklerinden başladım, bacaklarının yukarılarına doğru yaymaya başladım. Bikinisinin alt kısımlarına kadar sürüyordum.

Ateşli Baldız, resim №2
“Biraz daha yukarılara da sür canım… Biliyorsun ben hep tanga giyerim, tanga giyince ten rengi siyah beyaz sırıtmasın!” dedi, normal kesim bikinisinin arkasını o muhteşem götünün yanakları arasına sıkıştırdı.

Baldızın koca götünü o halde görünce gözlerim fal taşı gibi açılmıştı. Götünün yanaklarını yağlamaya başladım. Okşar gibi yağlıyordum. Baldız gülerek,

“Yalnız dikkat et de karın görmesin kalçalarımı böyle okşaya okşaya yağladığını, kıskanır sonra!” dedi. Kafamı çevirip denize girdikleri tarafa baktım.

“Görmesi imkansız. Bayağı uzağa gitmişler!”

“İyi o zaman… Masaja devam, sürmeye devam et hadi!”

Karım uzaktan bizim ne yaptığımızı göremezdi. Hafta içi olduğundan etrafta da kimseler yoktu. Hafta sonunun o çılgın günü birlik tatilci kalabalığından eser kalmamıştı.

“Tek sorunumuz kız kardeşinin bizi görmesi diyorsun yani…” Şuh bir kahkaha patlattı orospu,

“Evet canım… Tek sorun o… Yoksa senin becerikli parmakların her yerimi sabahlara kadar okşasa bıkmam inan…”

Her lafı, her hareketi seks kokuyordu baldızımın… Alev alev yanıyordu bu kadın…Cesaretlenip iki elimle birden götünün yanaklarını okşadım ve

“Dilbercim, tenin ne kadar pürüzsüz, yumuşacık!” diye fısıldadım. İçini çektiğini duydum, hoşuna gitmişti söylediğim şey… Tahrik olduğunu hissediyordum. Fakat bir şey demedi, sadece dudaklarını ısırıp,

“Teşekkür ederim!” dedi. “Kıymetini bilen biri olsaydı…”

Bana zarf mı atıyordu bu kadın? Aklımda soru işaretleri, vücudunu yağlayıp okşamaya ve gitgide erotik bir havaya bürünen sohbetimize devam ettim,

“Kocan çok şanslı Dilber! Senin gibi muhteşem bir kadınla evli…”

“Aman o öküz ne anlar kadından? Aramız bozuk zaten!” deyip kocasından dert yanmaya başladı. “Sen muhteşem diyorsun ama bacanağın hiç ilgilenmiyor benimle, hödük herif… Aylardır seks hayatımız bile yok!”

“İnanmıyorum Dilber! Senin gibi güzel bir kadın hiç boş bırakılır mı! Nasıl bir öküz senin kocan? Ah, ben onun yerinde olacağım ki…”

“Kaderimiz buymuş işte… Ah Ali’cim ahh… Ben aslında yanlış erkekle evlenmişim. Keşke seninle evlenseymişim!”

“Niye ki?” derken içimde havai fişekler patlıyordu.

“Niyesi var mı? Dün gece ne güzel sevişiyordunuz. Karını nasıl da inletiyordun öyle, kıskandım doğrusu!”

“Aaa, çok utandım şimdi baldız… Sesimiz duyuluyor muydu?” dedim. Aslında duyulması için özel çaba sarf ettiğimi, karımı özellikle baldızın duyması için bağırta bağırta siktiğimi bilmiyordu zavallı…

“Annem duymamıştır, uyuyordu. Ama ben uyku tutmayınca dışarıya sigara içmeye çıkmıştım. Her şeyi, konuşmalarınızı, inlemelerinizi, çıkan sesleri duydum. Biliyor musun? Sadece karını değil, beni de boşalttın! Sizinle beraber ben de orgazm oldum.”

“Sen çok yaramaz bir kızsın Dilber… Demek ben kardeşini sikerken sen bizi dinliyordun öyle mi?”

Bu arada baldızın götünü resmen avuçlayıp, yoğuruyordum ve sikim kazık gibi olmuştu. Baldız bacaklarını aralamıştı, baş parmağımla amını okşamaya başladığımda,

“Mmhhh, sen var ya sen… Mükemmel bir erkeksin. Bir kadını nasıl azdıracağını çok iyi biliyorsun. Her kadın senin gibi bir kocası olsun ister!” dedi. O sırada orta parmağımı am dudaklarının arasından içeriye kaydırmış, girişi okşuyordum.

“Bazı zevkleri yaşamak için ille de evli olmaya gerek yok baldız… Hem yasak olan şeyler daha zevkli olur!” Hızlı hızlı nefes alıp vermeye başlamıştı.

“Hmm, öyle mi dersin?” dedi soluğu kesilmiş vaziyette…

“Kesinlikle öyle… Hele gizli saklı olursa daha heyecanlı olur!”

O sırada karımla kaynanam denizden çıkıyordu. Onları görünce son bir kez baldızımın amcığını avuçlayıp sıktım. Zevkle inledi. Yaklaşmaya başlamışlardı bizimkiler, baldızı uyardım,

“Geliyorlar canım! Toparlan istersen…” deyince, baldız telaşla doğrulup götünün yanakları arasına giren bikini altını düzeltti, üstünün bağcıklarını taktı. Ben de yana geçip oturdum. Mayomun içinde kalkmış, sertleşmiş vaziyetteki sikimi zaptetmeye, saklamaya çalışıyordum.

Bizimkiler geldiler. Karım kurulanıp yanıma uzandı. Ben bu sefer karıma güneş yağı sürmeye başladım. Biraz sonra baldız doğruldu, gözlerimin içine bakarak sinyali çaktı. Ortaya

“Ben denize giriyorum!” diyerek minik bikinisinin örtemediği kalçalarını sallaya sallaya, kıvırta kıvırta gitti. Ben de karımı yağlama işini bitirip,

“Sıcak bastı. Siz ne güzel suya girip serinlediniz. Bari ben de Dilber’i yalnız bırakmayayım, onunla beraber denize gireyim!” diyerek kalktım ve doğru baldızın yanına gittim.

Ateşli Baldız, resim №3
Baldızla yüzmeye başladık. O da benim gibi iyi yüzücüydü. Kayalıkların arasında daha önceden bildiğim tenha bir yer vardı, işaret ettim, oraya doğru yüzdük.

Burası kayalığın ortasında oluşmuş doğal minik bir koy şeklindeydi. İnsanların toplandığı plajdan görünmüyordu. Ancak yüzerek gelinebilirdi bizim yaptığımız gibi…

Bizden başka kimse yoktu o minik kumsalda, tamamen bize aitti. Baldızla şakalaşıyor, birbirimize su atıyorduk. Suyun içinde bacaklarını ayırıyor, ben de dip dalarak, bacak içlerini okşayarak bacaklarının arasından geçiyordum. Ardından baldız aynı şeyi yapıyor, bacak aramdan geçerken elleri mayomun üzerinden sikimi okşayarak geçiyordu.

Ben ellerimi birleştiriyordum, baldız da ayağıyla ellerime basıp suya atlıyordu. Bir seferinde yine ellerimi birleştirdim, baldız omuzlarıma tutunup ayağını basacağı anda bilerek ellerimi açtım. Ayağı kaydı, bir çığlık atarak suyun içine düşmemek için bana sarıldı. Ben de ona sarıldım sımsıkı…

Aramızdan su sızmayacaktı neredeyse… Sertleşen sikim mayonun üstünden karnına baskı yapıyor, göğüsleri benim göğüslerimde eziliyordu. Büyük bir açlıkla birbirimize baktık, göz göze… Dudakları aralanmış, şehvetle titriyordu. Fütursuzca ellerimi arkaya atıp bikini üstünden kalçalarını okşamaya başladım.

Birden dudaklarımız kenetlendi. Baldız kendini biraz çekip benim kalkmış ve taş gibi olmuş sikimi ellemeye başladı. Ben de bikinisinin kenarından elimi sokup,

“Ah bebeğim benim… Dayanamıyorum. Seni çok fena sikmek istiyorum!” dedim. Baldız,

“İnan bana Ali, dün geceden beri aynı şeyi ben de istiyorum!” diyerek bacaklarını belime kenetleyip kucağıma çıktı. Kollarını da boynuma dolamıştı.

Bulunduğumuz yerde sadece denizden görülme ihtimalimiz vardı, denizde de kimse yoktu. Hem görseler bile karı koca sanacaklardı. Sikimi mayomdan çıkarmıştım, bikinisinin kenarından amına sokmaya çalışıyordum, fakat bir türlü istediğim gibi olmuyordu.

Kumsalın bitiminde kayalığın başladığı yer çalılarla kaplıydı ve iyice tenha, gözlerden ıraktı. Buraya yüzerek gelen olsa bile dibimize kadar gelmeden bizi kimse o çalıların arasında göremezdi. Baldızı kucağımdan indirdim,

“Seninle adam akıllı, ağız tadıyla sevişmek istiyorum. Gel kıyıya çıkalım canım…” dedim, uysal bir tavırla bana uydu.

Sudan çıkıp el ele biraz yürüdük, çalılıkların çevirdiği ıssız bir yer bulduk. Denizden gelen dalga sesleri, etraftan kuş cıvıltıları, yerde halı gibi otlar… Sevişmek için daha güzel bir ortam bulamazdık doğrusu…

Önce öpüştük. Öpüşürken ben mayomu çıkardım, o da üstündekileri çıkardı. İri memelerini avuçlayıp okşadım, uçlarını emdim biraz… Meme uçları fındık gibi irileşmişti. Baldızın uzun zamandır seks yapmadığı belli oluyordu. Meme uçlarını emerken öyle bir zevkle inleyişi vardı ki… Hemen çömelip yarağımı yaladı, sonra da,

“Hadi gel!” diyerek otların üstüne sırtüstü uzandı, bacaklarını ayırdı.

Hemen içine girmemi, onu sikmemi istiyordu. Fakat ben önce amını yalamak istiyordum. Eğildim, şekilli kesilmiş kıllı amının dudaklarını aralayıp yalamaya, klitorisini emmeye başladım. Denizden çıktığımız için ağzıma tuz tadı geliyordu. Baldız iyice kudurmuştu, sabırsızca,

“Ohhh… Hadi, sik beni… Bırak yalamayı… Sikini içimde istiyorum. Karını nasıl sikiyorsan bana da aynısını yap! Sik baldızını…” diyordu.

Bacaklarının arasına girip sikimin başını zevk suyunda ıslattım önce… Sonra da istekle bekleyen amına soktum. Amı vıcık vıcık ıslanmıştı zaten, bir hamlede girdim amcığına ve bütün hızımla acımasızca sikmeye başladım. Baldızı altımda eze eze sikiyordum. Fazla sürmeden baldız inleye inleye orgazm oldu, beni kendine çekip dudaklarıma yumuldu.

Orgazmın etkisi azalır gibi olunca ben sikmeye devam ettim. Ateşli baldız yeniden zevke gelmişti, ikimiz de inleye inleye sikişin tadını çıkarıyorduk. Beş dakika daha pompaladıktan sonra iyice yükseldim. Artık gelmek üzereydim. Soluk soluğa,

“Geliyorum!” deyince, baldız telaşla,

“Dışarı attır, dışarı!” diye bağırdı. Sikimi çıkarmamla göbeğine boşalmam bir oldu.

Biraz uzanıp kendimizi toparladık. Ardından kalktık, mayo bikini giyildi, tekrar denize girdik. Bizimkiler şüphelenmesin diye ben önden yüzüp karımla kayınvalidemin yanına döndüm. Biraz sonra da baldız geldi yanımıza…

Akşam yemeğinden sonra çadırlara çekildik. Baldızımı sikmenin zevki bütün hücrelerime sinmişti. O anlara hatırladıkça sikim kalktı. Baktım, karım yarı çıplak yanımda yatıyor, kalkan sikimi sokacak yer bulmanın hoşnutluğuyla yanaştım. Karıma sokulmaya çalıştım, fakat bütün hevesim bir anda suya düştü. Karım,

“Dokunma lütfen, biraz dinleneyim. İlk gün, malak gibi yattım güneş çarptı, her yerim acıyor. Sadece uyumak istiyorum, lütfen…!” dedi.

“Tamam hayatım, sen dinlen. Ben dışarı çıkıyorum, biraz yürüyüş yapıp gelirim!” dedim. Çadırdan çıktığımda, sanki sözleşmişiz gibi aynı anda baldız da kendi çadırlarından çıktı. Sinsice gülümseyerek yanıma geldi ve kulağıma,

“Tadı damağımda kaldı, doymadım ben… Ne dersin, bir daha yapalım mı?” dedi.

“Yapalım baldız! Ablan su koyverdi, siktirmiyor kendini… Hadi, sen önden git, kayalıkların arkasında aynı yerde buluşalım!”

“Aşk yuvamızda ha? Tamam, yalnız oranın zemininde çok çakıl taşı var galiba, sırtımı ağrıttı!”

“Bir çare bulurum ben… Deniz yatağı getiririm!” dedim.

Baldız çadıra girip annesini kontrol ettikten sonra kayalıklara doğru gitti. Ben de deniz yatağını aldım. Kenarda güneş yağını görünce onu da aldım. Belli mi olur, baldızın götünü sikmek nasip olursa güneş yağının yararı olurdu.

Baldızımın aşk yuvamız dediği çalılıklara bu kez kara tarafından yürüyerek gittik. Sonunda tekrar birbirimize kavuştuk. Hava kararmış gece olduğundan bu ıssız yerde daha rahat olacaktık. Gece zifiri karanlık değildi. Dolunay şeklindeki ayın ışığı ortalığı aydınlatıyor, denizin yüzeyinde yakamozlar görünüyordu. Deniz yatağını yere bırakırken çaktırmadan güneş yağını da otların arasına koydum. Ayakta birbirimize sarılıp öpüştük.

Kısa sürede ikimiz de soyunmuştuk. Deniz yatağına çırılçıplak uzandık öpüşerek… Baldızın o koca memelerini emmeye başladım, uçlarını acıtmayacak şekilde ısırıp bırakıyordum. Baldızın koca götünü okşuyordum, onun eli de benim sikimdeydi.

“Biraz yalasana baldız!” diye inledim. “Kız kardeşin sadece başını alabiliyor ağzına… Şöyle gövdesini de ağzına alsan ne güzel olurdu biliyor musun?”

“Bacanağın böyle şeyleri bilmez ki… Ama deneyeyim. Bakalım sikini ne kadar alabileceğim ağzıma…” diyerek sikime yumuldu.

Baldız eğilip sikimi yalamaya başlayınca, bacaklarından tutup amı yüzüme gelecek şekilde üstüme çektim. Ben de onun kıllı amını iştahla yalamaya başladım. Amı kısa sürede sulanmış, baldız inlemeye başlamıştı.

Aldığı zevkle sikimi iştahla yalıyor, alabildiğince ağzına sokuyordu. Doğrusu karımdan daha hevesli ve becerikliydi baldızım… Dakikalarca sikimi yalayıp emen baldız üstümden kalkıp,

“Hadi gel!” deyince,

“Bu sefer farklı yapalım!” diyerek baldızı domalttım. Geniş ve parlak ciltli götü ay ışığında çok seksi duruyordu.

Götünün yanaklarını biraz okşayıp amına sikimi yerleştirdim ve sikmeye başladım. Her soktuğumda inliyordu, tempolu şekilde pompalıyordum. Bir yandan da baldızın göt deliğine parmağımı sokmaya çalışıyordum. Parmağım götüne girdikçe,

“Ihhh!” falan diyor, kalçalarını kasıyordu. Fakat fazla da tepki vermiyordu. Amını sikerken götünü de parmağımla sikiyordum. Çok sürmeden baldız orgazmın doruklarındaydı.

“Güzel mi? Zevk alıyor musun canım?” dedim sikmeye devam ederek… Aslında biliyordum ne kadar zevk aldığını, sikimi sağıp duruyordu vajinasında…

“Ohhh! Evet… Çok zevk alıyorum. Sikin ayrı zevk veriyor, parmağın ayrı zevk… Çok güzel sikiyorsun beni…

Orgazm olurken sanki sikimi amına hapsetmişti. Kalça ve vajina kasları kasılıyor, gevşiyor, fakat içinde kımıldamama izin vermiyordu. Götüyle de parmağımı kıstırmış gibiydi. Sonunda baldız gevşeyince, ben sikimi ve parmağımı çıkardım.

“Hadi aşkım, şimdi de anal yapalım!” dedim.

“Bebeğim, hiç anal yapmadım. Yapan arkadaşlar söylüyorlar, çok acıyormuş!” dedi. Baldızı götten sikmeyi kafama koyduğum için güneş yağına uzandım ve

“Bak ne getirdim canım… Şimdi ikimize de güneş yağını süreceğim. Sikim yağ gibi kayacak götünün deliğinde… Merak etme sen… Acemi değilim, hiç acıtmam!” diyerek, biraz parmağıma yağ döktüm, göt deliğini parmaklamaya başladım. Baldız önümde domalmış halde,

“Korkuyorum, acıtma lütfen!” diyordu. Deliğine yağ döküp parmağımla biraz daha alıştırdıktan sonra, sikimin başını da yağlayıp baldızın göt deliğine dayadım. Başını sokmaya çalışıyordum, fakat zorlanıyordum. Başı girdiğinde baldız,

“Ahhhh! Yandım anammmm!” diye bastı çığlığı. Baldıza,

“Sus canım, bağırma… Şimdi bütün kamp buraya gelecek!” dedim. Biraz daha yüklenince,

“Ahhhh, anam anammm! Çok acıyor Ali, yapma!” dedi. Ben aldırış etmeden yüklenmeye devam ettim. Baldız kendini kasıyordu, yarısı güç bela girmişti. Baldızı rahatlatmak için,

“Bitti aşkım… Bak, yarrağımın hepsi girdi işte!” diyerek son bir kez daha yüklendim. Bu sefer gerçekten hepsi girdi, ama baldız da bastı çığlığı… Ben sikmeye başlayınca, baldız,

“Amına koduğumun çocuğu… Yırttın götümü… Canım yanıyor. Ne olur yavaş!” diye söyleniyordu. Onun söylenmesine aldırmadan götünü seri bir şekilde sikiyordum.

“Neden şikayet ediyorsun bebeğim…” dedim zevkle… Keyfim yerindeydi. Daracık göt deliği sikimi eldiven gibi sarmış, her giriş çıkışımda zevkten mahvoluyordum.

“Canım yanıyor. Senin keyfin yerinde tabi…” dedi inleyerek…

“Ama demin hem önden hem arkandan zevk alıyordun?”

“Demin içime parmağını sokuyordun, öyle zevk aldım. Şimdi koca yarrağını sokuyorsun. İkisi bir mi? Amcığıma zor alıyorum ben o yarrağı…”

Bir süre gidip geldim götünde, fakat deliğinin darlığına fazla dayanamadım ve beş dakika olmadan içine boşaldım. İçinde biraz bekleyip çıktım. Baldız fena kızmıştı,

“Ben sana götten sik mi dedim Ali? Mahvettin götümü! Sızım sızım sızlıyor.” diye söyleniyor, sırtüstü yattığı yerde kalçalarını, götünü oğuşturup duruyordu. Baldıza sarılıp öptüm, gönlünü aldım.

“Merak etme sevgilim, biraz sonra geçer. İstersen sen yat, biraz amcığını yalayayım, oral seks yapayım sana… Amından alacağın zevkler götünün acısını unutturur sana…”

Sırt üstü yatıp bacaklarını dikti, amının dudaklarını ikiye ayırarak beni bekledi,

“Hadi öyleyse… Usta sensin. Dediğin gibi, sen götüme boşaldın, ben kaldım. Gel, yala amımı… Neredeyse gelmek üzereyim, ucunda zaten…”

Kasıklarına kapanıp amının dudaklarını somurmaya, klitorisini emmeye başladım. Zevkle kıvranıyordu altımda…

“Ohhh… Yala canım… Em klitorisimi…” Saçlarımdan tutmuş, başımı kasıklarına gömüyor, belini indirip kaldırıyordu deniz yatağının üstünde… Az önce götünün acısıyla solucan gibi kıvranan o değildi sanki… Bu kez zevkten kıvranıyordu. Fazla sürmedi, zevk sularını ağzımın içine boşalttı kasıla kasıla, o da boşaldı.

“Mutlu musun baldız?” dedim dudaklarını öperken… “Rahatladın mı? Güzel sikebildim mi seni?” Dilini ağzımın içine sokup dilimi okşadı.

“Off… Rahatlamak ne demek Ali? İliklerime kadar doyurdun beni canım… İşte bunu istiyorum ben… Doyasıya sevişmek, doymak istiyorum. Kocam bunu veremiyor bana… Çok mutsuzum ben…”

“Sen kendini üzme canım… Ne zaman istersen gelir sikerim seni… Bundan sonra kocandan seks bekleme, ben varım artık… Seni mutlu bir kadın yapacağım.”

Birbirimize sarılıp uzandık. Biraz elleşip öpüştükten, kendimize geldikten sonra kalktık. Toparlanıp el ele tutuştuk. Çalıların, karanlığın içinden geçerek çadırlarımıza geri döndük.

O günden sonra sevgili baldızımla gizli gizli buluşup sikişmeye devam ettik.